2 yıl önce evindeki tadilat sırasında küpler içinde Osmanlı tapuları bulan temizlik işçisi Ali Aşa, 6 köyün sahibi oldu. Tapuları Osmanlıcadan Türkçeye çevirene 1000 ceviz verdiğini söyleyen Aşa, “6 köyün miras kaldığını öğrenince çok şaşırdım. Başka hak sahibi çıkarsa paylaşırım” dedi.
MARDİN'de temizlik işçisi Ali Aşa (60), iki yıl önce evinde tadilat yaparken küpler içinde Osmanlı tapuları bulunca hayatı değişti. Türkçe tapulara ve vergi kayıtlarına ulaşan Aşa, 6 köyün sahibi çıktı. Yeşilli ilçesine bağlı Sancar Mahallesi’nde oturan Ali Aşa, 2 yıl önce evinde tadilat sırasında küplerin içinde 20 tane Osmanlı tapusu bulduğunu söyledi. Tapuların çevirisini yapana 250 lira ödediğini, 1000 tane de ceviz hediye verdiğini söyleyen Aşa şunları anlattı: “Tapu müdürlüğüne başvurdum. 20 tane Osmanlı tapusunun Türkçe tapusu geldi. Türkçe tapularda 6 köy gözüküyor. 6 köyün miras kaldığını öğrenince çok şaşırdım. 2 dönüm arazi olacağını sanıyordum, bu kadar çok olduğunu tahmin etmemiştim. ‘Bu kadar köyü ne yaparım’ dedim. Bazı aile fertleri kaybolmuş, kayıtlarda çıkmıyor. 1920 tarihinde kaybolmuşlar, 1914 tarihinde ödenmiş vergi kayıtları var, 1928-1952 tarihlerden arazilerin faturaları var.”
Nüfus kayıtlarına göre 16 mirasçının olduğunu öğrendiği belirten Ali Aşa, “1932 yılında köyümüz aşiretler tarafından basılmış bir kısmı öldürülmüş, bir kısmı kaçırılmış” dedi.
MİRASÇI ARIYOR
Tapuları bulduktan sonra mirasçıların daha fazla olması gerektiğini düşünerek hak sahiplerini aramaya karar verdiğini ve bunun için de mahkemeye dava açtığını belirten Ali Aşa, şöyle devam etti: “16 kişinin dışında mirasçı olup olmadığı öğrenmek için dava açtım. Dava iki yıldır sürüyor. Eğer o dönemi, ailelerinden bilen varsa dava açtığım mahkemeye başvursun. Eğer bu aileye ait olduğunu düşünen varsa mahkemeye müracaat etsin. Küplerin içinde bulduğu tapularda hakları olanlara hakkını vereceğim.”
ZEYTİN EKECEĞİM
Tüm ailesinin çöpçülük ve temizlik işleriyle geçimini sağladığını söyleyen Aşa, başka mirasçıya ulaşamaması halinde yapacaklarını da şöyle anlattı: “Eğer kimseyi bulamaz ve tapular üzerimize kalırsa 10-20 tane kepçe tutup, 100 tane işçiyle komple antepfıstığı ve zeytin ağacı ekeceğim. Antepfıstığı ektiğimde seneye çıkmaya başlar. Hak sahibi de çıkarsa hakkını yine veririm. Yaklaşık 100 bin dönüm arazidir. Eski Tuhup köyü, Sancar köyü, Üzüm köyü, Zeytüniye'ye kadar bütün arazilerin tapusu bizde. Bu köylerin Kürtçe adını biliyorum ama Türkçe bilmiyorum. Aluça, Garzıke, Merzaka var. Bunların hepsi benim arazimin içinde kalıyor.”
Nüfus kayıtlarına göre 16 mirasçının olduğunu öğrendiği belirten Ali Aşa, “1932 yılında köyümüz aşiretler tarafından basılmış bir kısmı öldürülmüş, bir kısmı kaçırılmış” dedi.
MİRASÇI ARIYOR
Tapuları bulduktan sonra mirasçıların daha fazla olması gerektiğini düşünerek hak sahiplerini aramaya karar verdiğini ve bunun için de mahkemeye dava açtığını belirten Ali Aşa, şöyle devam etti: “16 kişinin dışında mirasçı olup olmadığı öğrenmek için dava açtım. Dava iki yıldır sürüyor. Eğer o dönemi, ailelerinden bilen varsa dava açtığım mahkemeye başvursun. Eğer bu aileye ait olduğunu düşünen varsa mahkemeye müracaat etsin. Küplerin içinde bulduğu tapularda hakları olanlara hakkını vereceğim.”
ZEYTİN EKECEĞİM
Tüm ailesinin çöpçülük ve temizlik işleriyle geçimini sağladığını söyleyen Aşa, başka mirasçıya ulaşamaması halinde yapacaklarını da şöyle anlattı: “Eğer kimseyi bulamaz ve tapular üzerimize kalırsa 10-20 tane kepçe tutup, 100 tane işçiyle komple antepfıstığı ve zeytin ağacı ekeceğim. Antepfıstığı ektiğimde seneye çıkmaya başlar. Hak sahibi de çıkarsa hakkını yine veririm. Yaklaşık 100 bin dönüm arazidir. Eski Tuhup köyü, Sancar köyü, Üzüm köyü, Zeytüniye'ye kadar bütün arazilerin tapusu bizde. Bu köylerin Kürtçe adını biliyorum ama Türkçe bilmiyorum. Aluça, Garzıke, Merzaka var. Bunların hepsi benim arazimin içinde kalıyor.”
0 Yorumlar