TBMM'de tarihi oturum

TBMMde tarihi oturum

Türkiye Büyük Millet Meclisi'ndeki 15 Temmuz Özel Oturumu'nda CHP Genel Başkanı MİT'e sert eleştiriler yöneltti. Kılıçdaroğlu, 'MİT Müsteşarı ve Genelkurmay Başkanı'nın milli irade temsilcilerine bilgi vermesi sağlanamadı. MİT'in verdiği bilgiler bizi tatmin etmemiştir. 250 şehidimiz ve 2193 gazimiz var. En azından aziz hatıralarına 15 Temmuz hain darbe girişiminin tüm ayrıntılarının ortaya çıkması lazım ama öyle görünüyor ki bu ayrıntıların ortaya çıkması engelleniyor' dedi.

TBMM'de siyasi partiler adına konuşmalar yapıdı. Törene Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'da katıldı.
TBMMde tarihi oturum
TBMM BAKANI KAHRAMAN: "TOPYEKÜN BÜTÜN MECLİS, SÜTÇÜ İMAM'DI, NENE HATUN'DU"
TBMM Başkanı Kahraman konuşmasında özetle şunları söyledi: "Demokrasi nöbeti tutan asil milletime şükranlarımı sunuyorum. Canını feda etmekte bir an olsun tereddüt etmeyen aziz şehitlerimizi rahmet, minnet ve şükranla anıyorum. Yaralılarımıza, gazilerimize şifalar niyaz ediyorum. 15 Temmuz'da milletimizin yiğit evlatları meydanlara inmiş ve gözlerini kırpmadan şehadete yürümüşlerdir. Bugün Türkiye demokratik bir sistem ile yoluna devam etmektedir ve devam edecektir. 15 Temmuz bunu bir kez daha ortaya koymuştur. Türkiye, sosyal, laik, halk hakimiyetine dayalı bir hukuk devletidir.
TBMMde tarihi oturum
15 Temmuz günü millet olarak her kurum ve kuruluşu ile başarılı bir imtihan verdik. Meclisimiz de bir imtihan verdi. Alçak darbecilere karşı burada bulunarak Meclisimizi açık tutarak milletin sesinin ne kadar gür olduğunu gösterdik. Örnek bir olağanüstü toplantı yaptık. Gece 3 partinin hazırladığı bildiriyi Meclis'te 4 partinin imzası ile ortak olarak kamuoyuna açıkladık. Hanımefendi milletvekillerinin her birinin Nene Hatun olduklarını ifade etmek isterim. Nene Hatunlar yalnız değil, Sütçü İmamlar da var. Topyekün bütün Meclis, Sütçü İmam'dı, Nene Hatun'du.
KADERDE MİLLİ GÖRÜŞ GÖMLEĞİNİ GİYMEK DE VARMIŞ"
Ahmet Gündoğdu Bey geldi, Özgür Bey'e dedi ki, ben ceketimi sana vereyim, olur sana dedi, Özgür Bey aldı, güzel bir konuşma yaptı, "Kaderde milli görüş gömleğini giymek de varmış" dedi. Gerektiğinde bir yumruk halinde bir araya geliriz. 15 Temmuz bunun bir ispatıdır.
"MECLİS, İKİNCİ KEZ GAZİ UNVANINI ALDI"
Meclis, ikinci kez Gazi unvanını aldı. Aziz milletimiz demokrasi nöbetlerine günlerce devam etti. Milletimiz bütünlük şuurunu dosta ve düşmana karşı sergiledi. Bunlar güzel kazanımlardır. Artık musibetlerle karşılaşmayacağız. Bir daha Türkiye darbelerle yüz yüze gelmeyecek."
YILDIRIM: MİLLETİN ÇIPLAK ELİ İLE SİLAHLARI ERİTTİĞİ GÜN
Başbakan Binali Yıldırım özetle şunları söyledi: "Aziz milletim hepinizi sevgi ile saygı ile selamlıyorum. Türkiye'nin en karanlık gecesini aydınlık sabaha dönüştüreli tam bir yıl oldu. Eğer burada bir araya gelebiliyorsak bunu 250 kahraman şehidimize, kahraman gazilerimize ve büyük Türk milletine borçluyuz. 15 Temmuz bu milletin, düşmanına kıyameti gösterdiği gündür. 15 Temmuz iman dolu çılgın Türklerin tankları ezdiği gündür. 15 Temmuz bir işgal hareketine karşı milletin çıplak eli ile silahları erittiği gündür. O gece Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın çağrısı ile milyonlar, milletine, bayrağına sahip çıkmak üzere 2. kurtuluş mücadelesini başlattı. Destanların en güzelini yazdık. İstiklalin muhakkak ki bir bedeli var. Bu bedeli bir değil, binlerce kez ödedik. 27 Mayıs, 12 Mart, 12 Eylül, 28 Şubat, 27 Nisan. Bu günler Türkiye'nin tarihinin utanç vesikasıdır.
TBMMde tarihi oturum
"15 TEMMUZ GECESİ DESTANLARIN EN GÜZELİ YAZILDI"
15 Temmuz gecesi destanların en güzeli yazıldı. Bir geceye 10 senelik bir mücadeleyi sığdırıp bu toprakların hür ve bağımsız kalacağını bütün dünyaya haykırdı. Gazi bir millete gazi bir Meclis yakışır. O gece milletvekillerimiz parti kimliklerini bir kenara bıraktı hep beraber ülkemize sahip çıktı. Ölümüne milli irade nöbeti tuttu, bombaların altında Meclis'i terk etmedi. Milletim de egemenliğini düşmanlara bırakmayıp o gece Meclis'ine ölümüne sahip çıktı. 15 Temmuz'un her yıl dönümünde de aynı ruhla bu çatı altında buluşulmalıdır.
"SİZ KALLEŞ OLDUKÇA, BİZ DAHA ÇOK KARDEŞ OLACAĞIZ"
1915'te Çanakkale'yi geçemeyenler, 2016'da İstanbul Boğazı'nı geçeceğini mi sandı. O halde siz kalleş oldukça biz daha çok kardeş olacağız. Size kelepçeler vuruldukça biz daha çok kenetleneceğiz. Siz hain oldukça biz daha çok kahramanlar çıkaracağız. 15'lilerin torunları, 15 Temmuz'da dedelerine ne kadar da layık oldular.
"ONLAR ANCAK KONTROLLÜ RUHLARLA BİR ARADA OLABİLİR"
Türk ordusu bugün 15 Temmuz öncesine göre çok daha güçlüdür. Türk ordusu aziz milletin ordusudur. Türkiye her inançtan, her kültürden oluşan bir millettir. FETÖ'nün ağzıyla konuşanlar, 15 Temmuz ruhunu hissedemeyenler, Yenikapı ruhuna layık olamayanlar, onlar ancak kontrollü ruhlarla bir arada olabilir."
KILIÇDAROĞLU: MİT MÜSTEŞARI VE GENELKURMAY BAŞKANI'NIN YAZILI BİLGİ VERMESİ KABUL EDİLEBİLİR DEĞİL
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun konuşması özetle şöyle: "FETÖ'nün darbe girişiminin 1. yıl dönümündeyiz. Tüm şehitlerimizi rahmetle anıyorum. Gazi Meclisimizin siz değerli mensuplarına şükranlarımı iletiyorum. Ordumuzun, parlamenter demokrasimize sahip çıkarak terör örgütüne karşı direnmesi de bizlere onur vermiştir. Şehit Astsubay Ömer Halisdemir'in şahsında tüm şehitlere Allah'tan rahmet diliyorum, gazilerimize şükranlarımı sunuyorum. FETÖ'nün ülkemiz demokrasisine yönelik darbe girişiminin başarısız kılınması halkımızın demokrasiye sahip çıkmasıyla sağlanmıştır.
TBMMde tarihi oturum
"16 Temmuz 2016 günü toplanan TBMM Genel Kurulu'nda da ifade ettim, darbe girişiminin bütün boyutları ile masaya yatırılması ve gerçeklerin gün yüzüne çıkarılması sağlanmalı. Bu çatı altında gösterilen kararlılık, araştırma komisyonunun çalışmalarına üzülerek ifade edeyim ki yansıtılmamıştır. Darbe girişiminin bütün ayrıntılarına vakıf, MİT Müsteşarı ve Genelkurmay Başkanı'nın milli irade temsilcilerine bilgi vermesi sağlanamadı. Bu iki değerli bürokratın komisyona gelerek, milli iradenin sorularına yanıt vermek yerine yazılı bilgi vermeyi tercih etmeleri kabul edilebilir değil. Hangi gerekçe ile komisyona gelmesi engellenmiştir.
MİT, ADİL ÖKSÜZ'Ü NEDEN İZLEMEMİŞTİR"
"MİT'in raporunda "MİT'in daha önce dış makamlarla paylaşılan notlarda cemaatin darbe girişiminde bulunabileceğini bildirdiğini ancak istihbarat toplayamadığından net bir istihbarata ulaşamadığı" ifade edilmiştir. Bu açıklama pek çok noktadan sorunludur. 2012'den itibaren Adil Öksüz'ün Hava Kuvvetleri imamı olduğu bilinmektedir. Darbe toplantılarının büyük bir kısmı TSK dışında, yani özel evlerde yapılmıştır. Adil Öksüz, 2 telefon ve 1 GPS cihazı ile serbest bırakılmıştır. Haydi diyelim serbest bırakıldı, MİT, Adil Öksüz'ü neden izlememiştir.
"O.K'NIN İKİNCİ KEZ İFADESİNE BAŞVURULAMAZ"
MİT'in verdiği bilgiler bizi tatmin etmemiştir. 15 Temmuz günü darbeden bilgi var mıydı, o da çok tartışıldı. Genelkurmay'dan bir yetkili köşe yazarı Mehmet Yılmaz'ı arar ve der ki, "MİT bize bilgi verdi, darbe bilgi vermedi" der. Daha sonra O.K bilgi verdi. "Ben darbe faaliyeti olabileceğini söyledim" dedi. Bunlar, üzerinde durulması gereken konular. Bir daha Türkiye darbe girişimi ile kalmasın diye bütün ayrıntılarının ortaya çıkması gereken konular. Savcı ikinci kez O.K'nın ifadesine başvurmak ister ama MİT kadrosuna alınır, ifadesine başvurulamaz.
SAVCILAR NEDEN GÖREVDEN ALINDI?
Bu savcılar kimin bilgisine başvurmak istediler de görevlerinden alındılar. Bu bilgiyi sayın Cumhurbaşkanı da dahil hepsine soruyorum. FETÖ ana iddianamesini yazan savcılar neden görevden alındılar. İlgili makamlarla eş zamanlı olarak paylaşılmıştır diyor MİT. Peki, FETÖ'ye operasyon için neden 15 Temmuz beklenmiştir. Size Mayıs ayında bildirmişler ama bekleniyor. 250 şehidimiz ve 2193 gazimiz var. En azından aziz hatıralarına 15 Temmuz hain darbe girişiminin tüm ayrıntılarının ortaya çıkması lazım ama öyle görünüyor ki bu ayrıntıların ortaya çıkması engelleniyor.
"HESAPLAŞMAK HUKUK DIŞINA ÇIKMIŞ, ADALET YOK EDİLMİŞTİR"
Hesaplaşmak hukuk dışına çıkmış, adalet yok edilmiştir. Darbe araştırma komisyonu, soruşturmayı savuşturma çabasına girmiştir. Bu gazi Meclis devre dışı bırakılmış yetkileri elinden alınmıştır. Darbenin siyasi ayağını ortaya çıkarmaya dönük çabaların önü bilinçli olarak kapatılmaktadır. Darbecileri devletin en hassas yerlerine yerleştirenlerin hesap vermesi sağlanmadan, hesap sorulamaz. TSK'nın cumhuriyetli kadroları tasfiye edilip FETÖ'cülerin önü açılırken bu örgüte destek verenler ortaya çıkarılmalıdır."
HDP'Lİ AHMET YILDIRIM: SİYASİ İKTİDARI BU KONUDA UYARDIK
HDP Grup Başkanvekili Ahmet Yıldırım özetle şöyle konuştu: " "Bir yıl önce bu halkı ve demokratik siyaseti hedefleyen 15 Temmuz darbe girişmini kınıyorum. Hakettikleri cezaya çarptırılmalarını tüm halkımız gibi bekliyorum. Darbeler silsilesi ülkenin kuruluş temelleri ve yönetim anlayışı sıkıntılarından ele alınamayacağı aşikatdır. Darbecilerin kirli ruhunu hiç tartışma konusu yapmadan, buna zemin sağlayan koşullarını da tartışmamanın, yeni darbe koşullarını hazırlayacağını da unutmamalıdır. 15 Temmuz'dan bir önceki yasama yılının Meclis tutanaklarına bakıldığında sayısız kez darbe mekaniğinden söz edilmiş, siyasi iktidar bu konuda uyarılmıştır. Siyasi iktidarın girmiş olduğu milliyetçi-muhafazakar ittifakın ülkeye hayır getirmeyeceğini ifade ettik. Darbelerin sadece askeri yollarla olmayabileceğini ifade etmiştik. Darbeler sadece askeri apoletlerle gerçekleştirilemez. Demokratik işleyişe yönelik kravatlı darbelerin sayısız örneği vardır."
TBMMde tarihi oturum
MECLİS BAŞKANI'NDAN 'TUTSAK YOK' AÇIKLAMASI
Meclis Başkanı Kahraman, HDP Grup Başkanvekili Ahmet Yıldırım'ın sözlerinin ardından, kendisine yönelik olarak "Sayın Yıldırım, Türkiye'de tutsak yok. Bu noktada buna benzer sözler milli birlik ve bütünlüğü zedeleyen sözlerdir. Türkiye anarşizme müsaade etmeyecek bir ülkedir. " dedi. Kahraman, sözlerinin ardından söz isteyen Yıldırım'a söz verdi.
 MHP GENEL BAŞKANI BAHÇELİ: MİLLİ MUTABAKATIN VARLIĞI ŞART
Yıldırım'ın konuşmasından sonra kürsüye gelen MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli özetle şöyle konuştu:  "Meclis'in bu özel birleşiminde toplanmış bulunuyoruz. Muhterem heyetinizi, aziz vatandaşlarımızı hürmet ve muhabbetle selamlıyorum. 15 Temmuz'a direnen, destan destan büyüyen aziz şehitlerimize Allah'tan rahmet niyaz ediyorum. Türk milleti tarih boyunca belaları alt etmeyi başarmıştır. Üzerinde yaşadığımız çetin ve zorlu coğrafyada yaşamanın ağır sonuçları olacaktır. Türk milletinin hedefte olması tesadüfi görülmemelidir. Böylesi bir ihanet kuşatması yeni de değildir. Birbirimize düşersek ya bizi bu vatandan söküp atacaklar ya da burada bizi gömük üzerimizden aşacaklardır. 5 Temmuz öncelikle bir darbe teşebbüsüdür. Ayrıca, taşeronları, planlayıcıları belli olan bir işgal denemesidir. Kontrollü darbe demek aklın inkarı, yalın gerçeklerin imhasıdır.
TBMMde tarihi oturum
BİR YANDA TÜRKİYE BİR YANDA YEDİ DÜVEL
TBMM defalarca bombalanmış, kurşun yağmuruna tutulmuştur. Tarih sayfalarını karıştırdığımızda örneğine neredeyse hiç rastlanmayacak sahneler 15 Temmuz gecesi yaşanmıştır. Çanakkale'de yarım kalan zulmü hain FETÖ'cüler tamamlamak istemişlerdir. 15 Temmuz tarihi bir hesaplaşma, tarifsiz bir ihanettir. Bir yanda Türkiye diğer yanda yedi düvel vardır. Taraflar çok nettir. FETÖ, Türkiye'ye kastetmek için eline geçirdiği bütün imkanları kullanmıştır. Tanklar, silahlar 80 milyona doğrultulmuştur. Milli bir mutabakatın varlığı şarttır. Neden hep birlikte zalimlere karşı gelemiyoruz. Nedir bizleri ayrı düşüren, nelerdir ayrı düşüren? FETÖ asırlardır devam edegelen Anadolu'nun istila komplosunun bu çağdaki adıdır. FETÖ haçlı zihniyetinin su katılmamış bir barbarlığıdır. İç barış ve huzur ortamını birlikte temin ve tamir etmezsek biliniz ki yeni saldırılar önümüzdedir. Bunu görmek, bunu artık bilmek lazımdır. Bugün batılı devletlerin acıklı ve aciz durumları, ikircikli tavırları tehditlerinin sönmediğini somut örneğidir.
'ÖLECEKSEK ADAM GİBİ ÖLELİM'
15 Temmuz'a mevzi bakmak yerine stratejik yaklaşmak milli namusun bizlere yüklediği görevdir. Bu görevden kaçamayız. Çünkü gidecek başka yerimiz, sığınacak başka yurdumuz yoktur. Ne yapacaksak burada birlikte yapacağız. Milli kimlik kaybolursa, şunu unutmayınız ki bu sınırlar içerisinde devletimizin bugünkü haliyle yaşamak imkansızlaşacaktır. Adaletse yollarda değil milli vicdanın kendisinde bulacağız. Kumpas kuruyorlarmış, alayı birden üzerimize geliyorlarmış. Varsın olsun. Yeterki safları sıklaştıralım, öleceksek de adam gibi ölelim. Son olarak ifade etmek isterim ki, TSK içerisindeki bir kısım darbeci hainle mehmetçiğe ayırt etmek gerekir. Şehitlerin hepsi bizim için eşittir. Mehmetler bizimdir, biz mehmetiz."
Bahçeli'nin konuşmasının ardından özel oturum kapandı.

Yorum Gönder

0 Yorumlar