Ayşe Özlevent : İŞTE GENÇ ,İŞTE SINAV ,İŞTE SEÇİM



       Yeniden hoş geldiniz yazılarıma ,uzun zamandır yazmayı nasasa kaldırmıştım! Nedenlerim çok... Ne Siz sevenlerim sorun? ne de  ben anlatayım!Şu kadarını anlatabilirim ! Bir ''yaşam kaosu'' dedim adına. Bilinememezlik ,anlaşılamamazlık, sınırsız belirsizlik....



Benim anlayamadığım  demokrasinin tanımı ,açılım nedir ? Açıyorum,açıyorum ,elimde koskocaman bir  sıfır ( 0 ) kalıyor . Demokrasinin tanımı  günümüzde  de devam eden bir tartışmadır. Bunun sebepleri:ülkelerdeki bazı kurum ve kişilerin  görüşlerini haklı çıkartmak adına demokrasi tanımını kullanmaları, demokratik olmayan devletlerin kendilerini demokratik olarak tanıtma çabaları ve aslında genel bir kavram olan demokrasinin tek başına kullanılması (Anayasal demokrasi, sosyal demokrasi, liberal demokrasi vb.) gibi sebepler gösterilebilir. Demokrasİ ile  farklı tanımlarda: ''Çoğunluğun yönetimi, azınlık haklarını güvenceye alan yönetimi, fakirin yönetimi, sosyal eşitsizliği yok etmeye çabalayan yönetim, fırsat eşitliği sağlamaya çalışan yönetim, kamu hizmetinde bulunmak için halkın desteğine dayanan  yönetim'' diyebiliriz.
Demokrasi: tüm üye veya vatandaşların, organizasyon veya devlet politikasını şekillendirmede eşit hakka sahip olduğu bir yönetim biçimidir. Yunanca da:s es bağlantısına git dimokratia (yardım·bilgi) (δῆμος, yani dimos, halk zümresi, ahali + κράτος, yani kratos, iktidar) sözcüğünden türemiştir. Türkçeye, Fransızca démocratie sözcüğünden geçmiştir. Genellikle devlet yönetim biçimi olarak değerlendirilir.  Üniversiteler, işçi ve işveren organizasyonları ve bazı diğer sivil kurum ve kuruluşlar da demokrasi ile yönetilebilirler.Ana yurdu Eski Yunan'daki filozoflar Aristo ve Eflatun tarafından eleştirilmiş, halk içinde "ayak takımının yönetimi" gibi aşağılayıcı kavramlarla nitelendirilmiştir. Fakat demokrasi diğer yönetim şekillerinin arasından ayrılarak günümüzde en yaygın kullanılan devlet sistemi haline gelmiştir.Siyaset bilimciler hangi sistemin daha iyi işlediğinden çok hangi demokrasinin daha iyi işlediği tartışmalarına girmişlerdir.Liberal,komünist,sosyalist,muhafazakar,anarşist ve faşist,düşünürler kendi demokratik sistemlerinin güçlerini  ön plana çıkarmaya çalışmışlardır. Bu nedenle  demokrasinin çok farklı  tanımı oluşmuştur.

 

 



''Halk ''tanımında   ise:Çoğunluk, azınlık, fakir veya zengin olsun demokrasilerin ortak yönü halka dayanmasıdır. Günlük hayatta halk, bir ülkede yaşayan tüm insanları kapsadığı düşünülse de pratikte demokrasi, tarihinden beri :(sürekli olarak genişletilse de)halka bir sınırlama koymuştur. Örneğin Fransız Devrimi’nden sonra yapılan seçimlerde oy verme hakkı sadece belli miktarda vergi verebilen vatandaşlara tanınıyordu, ABD’de güney eyaletlerdeki siyah ırkın ilk kez oy kullanabildiği tarih 1960'lardır.Kadınlara seçme hakkı ilk kez 1893'de Yeni Zelanda'da verilmiştir. Seçimlere tam katılım hakkı ise 20. yüzyıla kadar hiçbir ülkede verilmemiştir. Bu verilere, halkı oluşturan bireylerin öz-iradelerinden kaynaklanan mutabık olmama durumunu da katarsak; pratikte halk çoğunluk anlamına dönüşür.Demokraside :halkın kendi kendini yönetmesi temel dayanaktır. Bu ise kendileri adına karar alacak kişileri seçmeyi sağlayan oy vermenin yanında referandumlar gibi doğrudan etki yoluyla veya miting, gösteri gibi dolaylı yollarla sağlanır.

 

 


Değerli  ülkemizde ise : kadınlarımıza verdiğimiz önem ile ilgili bir  adım  atıldı ve ^^ 5 Aralık 1935 tarihinde ,Demokrasiyle yönetilmeyen Türkiye'de kadınlara seçme ve seçme hakkı ^^verildi .

 


Yaşadığım ülkenin bağımsızlığını kazanmak için : verdiği bağımsızlık savaşlarının değerini blmeden ,anlamadan yaşamamak adına elimden geleni yapmaya çalışıyorum.Ne yazık ki :''Tek başına müslüman olunmadığı ''gibi '' Tek başına da demokrasi ,demokrat olunmuyor''.Ben ,'' çiçeklerden gülü seviyorum '' diye ,''Benim  güzel ülkemin vatandaşları da, çiçeklerden gülü sevmek zorunda değildir''.Ama birbirimize farklı bakış açılarında ,farklı beğeniler de saygılı olmalıyız .Saygı çerçevesinde : ne? neyi ? niçin ? ne kadar ? neden sevmediğimizi ,yada sevdiğimizi anlatabiliriz.

 


Mutluluk  , sevmek ,sevilmek ,başarı için reçetemiz ne olmalı ki?

 


Mutlu ve hedefi  anlamlı bir amaç.Geçinebilecek ve yaşamda kalabileceğimiz  kadar bir iş.Temel ihtiyaçlara yetecek kadar zenginlik İş ve eğlenceyi dengeleyecek kadar sağlıklı bir akıl. Birçok insanı beğenecek, sevecek kadar şefkat.Kendini sevecek kadar öz saygı.Muhtaç olanlara verecek kadar iyilik duygusu.Zorluklarla yüz yüze gelecek kadar cesaret.Sorunlara sorun değil de çözüm getirecek bir zeka .Her an gülecek  ve gülümsetecek kadar mizah duygusu.İyi bir yarını bekleyecek kadar umut.Hayatın bütün değerleri ile yaşayacak ve yaşadığını  hissettirecek kadar sağlık.Sahip olduklarınız  için şükran duygusu olması temennisiyle tüm çocuklarımıza ,gençlerimize pazar günü girecekleri Y.G.S 'da başarılar diliyorum.^^Seçiminiz ,mesleğiniz ne olursa olun kendi temelinize ,kökünüze ve yaşadığınız ülkenizin geleceğine gölge olmayınız ^



Yorum Gönder

0 Yorumlar